18 Şubat 2009 Çarşamba

Başka Gökyüzünün Çocukları



Bir başka gökyüzüydü bizim olan 
tanıdık bir dost yadırganmadan uyunan.. 

genişti içimizdeki pencereler 
açıktı sonsuza 
güneş içinde 
havai bir bulutun sırtında yol alırdık 
akşamlarımız hanımeli kokuluydu 
çaylarımız tavşan kanı 
yıldızları üstümüze örtmüştük bir keresinde 
- hiç unutmam deprem günleriydi - 
samanlarını görmüştük saman yolunun.. 

uzun bir kavaktı küçük bahçemizde 
durmadan büyüyen, 
en sakin günde bile kıvıldaşırdı yaprakları. 
Uzun masallar diyarına giderdik 
peri padişahının oğlu, 
ve büyülü Zümrüd -ü Anka kuşu 
her taşı tanırdık 
altından çıkan her canlıyı 
incirin sütünden 
olmamışından ahlatın, 
sakınırdık. 
Domuz erikleri vardı birde 
çalarken bahçelerden yakalandığımız 
uzun sopalarımız atlarımız 
dörtnala uçardık tarlalara 
yalın ayak gezmeyi severdik 
çırpıntılı bir gökyüzünde 
kasnaklılar uçurtmayı 

her çiçek bizimdi yaseminler güller 
salkım söğüt akasya 
tüm otlar bizimdi 
kengerler, ısırganlar 
bir türlü bulamadığımız 
dört yapraklı yoncalar 
en yakın dostumuz karıncalar 
bulutlar… 
saatlerce seyredebilirdik onları 
aklımıza gelmese 
başka oyunlar... 

Şimdi tüm pencereler örtük 
gökyüzü sızmıyor içeriye 
arada bir perdeyi aralayıp 
dışarıya bakıyoruz... 


16.07.1991 


Ayşen Gacan Gülbağ

Hiç yorum yok: