Uzun ince yol-
Hiç de kara değil bak
Bir kara selvi
.
Bu ne güzellik
Afallatır insanı
Erguvan gelinlik
.
O ıhlamur ki
Kokusuna kapılıp
Ah kaybolduğumuz
.
Biri beyaz biri pembe
Çiçek çiçek ilk gençlik-
Atkestanesi
.
Asırlık zeytin-
Aşımız azığımız
Kara gözlümüz
.
Pembe duvaklı
Bir gelin- İstanbul
Erguvan vakti
.
Can’ım erikcik
Donayazdı bu bahar da-
Tez canlı taze
.
Bekle dur hadi
Sararsın diye ayva-
Ya sabır ya güz
.
Ah portakaldır
Kalbi çalan rengiyle
Dumanlı kışta
.
Kiraz ağacı
Salkım saçak bereket-
Sen ne yapmışsın
.
Mor dantelinden
Koca bir gölge yapmış
Tespih ağacı
.
Bak bak doyama
En hafif rüzgârda
Kıpraşan kavak
.
Öyle tatlı ki
Yemişlerini yemiş kargalar
İncir dalından
.
Dikenin ayrı
Boyun posun endamın-
Şeker kestane
.
-Yaş bal dut!
Sokak satıcıları
Şarkı söylüyor
.
Sonbaharı mı
Yaprağını mı dökersin
Çınar ağacı
.
Salınır durur
Bir şarkıda bir çocuklukta
Akasya ağacı
.
İzmir’de bir ağaç
Pembe inci saçaklarında
Karabiberim
.
O bir burjuva
Yanına yaklaşılmaz-
Beyaz manolya
.
Bir güzellik ki
Şişe şişe kokusu-
Limon çiçeği
.
Caddeler boyu
Dökmüş meyvelerini
Turunç kardeşler
Ayşen Gacan Gülbağ
18.09.2020